Ülkemizde sağlık konusundaki ihmallerin ısradanlaşmış olması gelişmişlik anlamında bizi geriye götürdüğünün görülememesinin yanı sıra insana verilen değer(sizliği) de orataya çıkarıyor.GDO'lu gıdaların uzun süredir hayatımızda olması karşın haberini son 1 yıl içinde almamız ve farkına varmamız bizler için üzücü ve bir o kadar da korkutucu bir durum.
Bursa’daki gıda fuarında düzenlenen seminerde, Rusya’da fareler üzerine yapılan GDO’lu gıda deneylerinde, farelerin bir süre sonra üreme yeteneklerini kaybettiklerinin tespit edildiği bildirildi
TÜYAP Bursa’da devameden 9. Gıda ve Gıda Ürünleri Fuarı’nda Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nce düzenlenen “GDO ve Biyogüvenlik Yasası” konulu seminerde konuşan Gıda Mühendisleri Odası Marmara Bölgesi Şube Başkanı Bilge Ölmez ile EKODER Başkanı ve “GDO’ya Hayır Platformu” Bursa Sözcüsü Arca Atay, konuk oldu.
"GDO"LU GIDA ÜRÜN İTHAL EDİYORUZ’
Dünya üzerinde özellikle ABD, Arjantin, Kanada ve Çin’de GDO’lu gıda üretimi yapıldığını söyleyen Arca Atay, Avrupa’nın sadece yüzde 2’lik bir üretim yaptığını belirtti. Türkiye’de GDO’lu gıda üretiminin yapılmadığını hatırlatan Arca Atay, “Bizde üretim yapılmıyor. Ancak 1998 yılından itibaren dışarıdan GDO’lu ürünler ithal ediyoruz. Bugüne kadar 20 milyon ton GDO’lu ürün girmiş Türkiye’ye. İnsanlar bu ürünleri yıllardır tüketiyor” dedi. GDO’lu ürünleri dünya üzerindeki gıda piyasasına sahip olan büyük şirket sermayelerinin desteklediğini vurgulayan Arca Atay, bu firmaların “kıtlık ve verimlilik” gibi nedenlere dayandırılarak GDO üretimine devamettiklerini kaydetti. Atay, “Bugüne kadar herhangi bir takibi yapılmadığı için GDO’lu ürünlerin insan hayatına etkilerini ya da zararlarını raporlamak mümkün olmadı. Ancak fareler üzerinde yapılan deneylerin sonuçları ortada ve ürkütücü. GDO’lu ürünler ile beslenen insanların yakın takibini yaparak metabolizmasında ne gibi değişikliklermeydana geldiğini takip etmek zor. Bugün biz zararını görmesek de yarın çocuklarımızın geleceği tehdit altında” dedi.
"GDO"LUDUR’ YAZISI ZORUNLU
Türkiye’nin 1998’den itibaren ciddi bir GDO tehdidi altında olduğunu söyleyen Gıda Mühendisleri Odası Marmara Bölge Şube Başkanı Bilge Ölmez ise yeni yasanın, Türkiye’ye ithal edilen GDO’lu ürünlerin marketlerde satılırken üzerine “GDO’ludur” ibaresi koyma zorunluluğu getirdiğini, bunun hem devlet, hem vatandaşlarca çok iyi takip edilmesi gerektiğini bildirdi. Dünya üzerinde GDO’nun zararlarını kanıtlayan çok sayıda deney yapıldığını ifade eden Bilge Ölmez, en son Rusya’da yapılan ve sonuçları raporlar ile kayıt altına alınan deneye göre farelerin 3-4 nesil sonra üreme yeteneklerini kaybettiklerini vurguladı. GDO’lu mısır yedirilen farelerin biyolojik olarak bir değişim yaşamadıklarını, ancak yavrularının cinsel isteksizlik ve ürememe sorunu ile karşılaştığını belirten Ölmez, şunları söyledi: “GDO’lu mısır ile beslenen ve kontrol altında takip edilen farelerde 3 nesil sonra sindirim sistemlerinde bozulma, bağışıklık sistemlerinde çökme, kan yapılarında bozulma, tüm iç organlarında küçülme belirlenmiştir. Doğan yavruların normal ağırlıklarından daha az olduğu, doğumdan sonraki ölümlerde çok ciddi artış olduğu ve üreme yeteneklerinin durduğu tespit edildi. Tüm tıbbi deneyler önce fareler üzerinde uygulanmaktadır çünkü insan genetik yapısına en çok benzeyen hayvan faredir.”
0 yorum:
Yorum Gönder